34,4974$% 0.09
36,2277€% -0.35
43,6029£% -0.09
2.961,74%0,92
2.670,01%0,81
9.367,77%3,72
Ensonhaber.com’un haberine göre; AA Milli İstihbarat Akademisi (MİA), Donald Trump’ın yeniden ABD Başkanı olmasının ardından Türkiye’ye etkilerini değerlendiren kapsamlı bir analiz yayınladı.
İşbirliği Zeminleri Oluşabilir
Analizde, yeni dönemde Türkiye’nin de dahil olduğu birçok ülkenin, ABD ile ilişkilerini gözden geçirebileceği ve yeniden yapılandırma sürecine girebileceği ifade ediliyor. Özellikle, Türkiye’nin ABD’nin bölgesel politikalarıyla örtüşen çıkarları üzerinden bir işbirliği zemininin ortaya çıkma potansiyeli vurgulanıyor. 2024 başkanlık seçimlerinin, ABD’nin küresel liderlik rolünü koruma veya bu rolü diğer büyük güçlerle paylaşma konusundaki tercihini belirleyeceği ve gelecekteki dünya düzeninin şekillenmesinde kritik bir dönüm noktası olacağı dile getiriliyor.
Cumhuriyetçi Parti ve Dış Politika Stratejisi
Cumhuriyetçi Partinin dış politika stratejisinin, “caydırıcılık, hibrit müdahale yöntemleri, teknolojik üstünlük ve ekonomik güç” temaları üzerine inşa edildiği ifade edilirken, Trump’ın “Amerika’yı yeniden büyük yapalım” söyleminin de geleneksel cumhuriyetçi yönelimin bir uzantısı olduğu belirtiliyor.
Kriz Yönetimi ve Askeri Angajman
Analizde, Trump yönetiminin, klasik cumhuriyetçi duruş olan küresel askeri ve diplomatik angajmanı sınırlama hedefinde olduğu, fakat ABD’nin küresel cezalandırıcı gücünü koruması ve güçlendirmesi gerektiği vurgulanıyor. “Washington’un temel amacı, rakiplerin kontrolünden sağlamayı umduğu maksimum faydayı anlamsız kılacak ve rakiplerin bu durumdan fayda sağlamasını engelleyecek düzeyde güçlü bir caydırıcılığa sahip olmaktır.”
Yeni Riskler ve Fırsatlar
Trump’ın ikinci başkanlık döneminin, hem fırsatlar hem de zorluklar barındırdığı ifade ediliyor. Özellikle, savunma sanayisi ve F-35 programı konusundaki kısıtlamaların aşılması, Türkiye-ABD ilişkilerinde olumlu bir gündem oluşturma açısından kritik bir öneme sahip. Ayrıca, Trump yönetiminin denizaşırı askeri varlıkları azaltma eğilimi ve terör örgütü PYD/YPG’ye verilen desteğin yeniden değerlendirilmesi, Türkiye’nin ABD ile terörizmle mücadele alanında işbirliğine gidebilmesi için önemli bir zemin oluşturabileceği belirtiliyor. Ancak bu konularda ilerleme sağlanmasının, Trump’ın yönetim ekibinin bileşimi ve ABD’nin bölgesel politikalarındaki önceliklerle yakından ilişkili olacağının altı çiziliyor.
Bölgesel düzeyde, Trump’ın İran politikalarının yeniden sertleşmesi ve İsrail ile Arap ülkeleri arasındaki normalleşme süreçlerinin desteklenmesinin, Türkiye’nin bölgesel çıkarlarını olumlu ve olumsuz yönde etkileyebileceği ifade ediliyor. Özellikle, İran’a yönelik sert politikaların, bölgesel bir çatışmayı tetikleme riskinin Türkiye’nin güvenlik politikalarını doğrudan etkileyeceği değerlendirmesi yapılıyor. Ayrıca, Trump yönetiminin kayıtsız şartsız desteğini kazanan İsrail’in bölgedeki etkinliğinin artması, Doğu Akdeniz’deki güç dengelerini Türkiye’nin aleyhine değiştirebilir. Bu durum, Türkiye’nin bölgesel işbirliği ve dengeleme politikalarını derinleştirme ihtiyacını artırabilir.
Analizde, özellikle Mısır ve Yunanistan ile diyalog süreçlerinin derinleştirilmesi ve bölgesel istikrarı önceleyen girişimlerin sürdürülmesinin, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki çıkarlarını koruma çabalarına katkı sağlayacağı ifade ediliyor. Trump yönetiminin Ukrayna savaşını sona erdirme çabaları, Türkiye için Karadeniz’de istikrar ve ekonomik fırsatlar yaratabilirken, Ukrayna’nın yeniden inşasında Türk firmalarının rol alması, Türkiye-ABD ilişkilerini güçlendirebilecek bir fırsat olarak değerlendiriliyor.
Ayrıca, Trump’ın Çin’e yönelik politikalarının, ABD’nin ekonomik üstünlüğünü desteklemek amacıyla gümrük vergileri ve yaptırımlar gibi araçlarla şekilleneceği, bu sürecin Türkiye için yeni tedarik zinciri fırsatları ve enerji projeleri yaratabileceği kaydediliyor.
Kaynak: Anadolu Ajansı (AA)
Daha fazla bilgi için: Ensonhaber
Elazığ’da PKK’ya Yönelik Operasyon: Sığınaklarda Ele Geçirilen Malzemeler