34,7034$% 0.21
36,6835€% 0.07
44,1189£% 0
2.940,19%0,21
2.637,50%0,04
9.640,08%0,00
28 Kasım 2024 Perşembe
Ensonhaber.com’un haberine göre; DHA Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’ne bağlı Atakum Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi, ‘Hayallerim Gerçek Oluyor’ projesi kapsamında Resmiye Sağır’ın okuma-yazma hayalini gerçekleştirmesi için önemli bir adım attı. Kendisinin çocukken babası tarafından ‘kız çocukları okumaz’ anlayışıyla okula gönderilmeyen Sağır, yıllar içinde kendi çabalarıyla okumayı öğrenmiş, fakat yazma konusunda bir türlü başarılı olamamış. Okul sıraları ise hep onun içinde bir ukde olarak kalmıştı.
11 yıl önce Samsun Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’ne bağlı Atakum Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’ne yerleşen Resmiye Sağır, ‘Hayallerim Gerçek Oluyor’ projesi çerçevesinde okul önlüğünü giyip, özel bir okulda ilk dersine girmeye başladı.
“Yolda Yazılı Bir Kağıt Bulsam, ‘Burada Ne Yazıyor’ Deyip Koynuma Koyardım”
Resmiye Sağır, “Okula çok hevesim vardı. Biz köylüydük, tütün yetiştirip çobanlık yapardık. Köyde olup da yapmadığım hiçbir şey yok. Eşekle ormandan odun bile taşıdım. Ama okul, hep içimde bir ukde olarak kaldı. Yolda yazılı bir kağıt parçası bulsam, ‘acaba burada ne yazıyor’ derdim, alırdım, öperdim ve koynuma koyardım ki başka bir parça bulana kadar o benim koynumda dururdu. Okuma hevesim çoktu. O zamanlarda köyümüzde okul da yoktu. Yalnızca Balaç köyünde okul vardı ve orası da uzaktı. Babam, ‘Kızlar okur mu?’ derdi. Bu yüzden okula gönderilmedim. 7-8 yaşlarımda tarlalara çalışmaya gidiyordum. Bütün işlere ben koşturuyordum. O zaman kardeşlerimin en büyüğü bendim. Ama okul hep benim içimde bir ukde olarak kaldı.”
“Almanya’ya Gitmek İçin Okuma Bilmem Gerekirdi”
15 günde okumayı öğrendiğini belirten Sağır, “Evlendim ve İstanbul’a taşındım. Evlendikten sonra zor günler yaşamaya başladık ve 1969 yılında Almanya’ya gitmeye karar verdik. Evrakları tamamlamak için Tophane’ye gittim ve bana bir kağıt verdiler. O kağıdı okumamı istediler. Okuma yazmamın olmadığını söylediğimde, bana okumayı öğrenmem gerektiğini söylediler. Eşime söylediğimde, ‘Öğrenmesen de olur,’ dedi. Artık o kadar bunalmıştım ki, ben de 15 günde alfabedeki 29 harfi öğrendim. Daha sonra harfleri yan yana getirerek okumayı öğrendim. Verdikleri kağıdı okudum ve Almanya’ya gittim. Okumayı söktüm ama yazmayı bilmiyorum. 40 yılım İstanbul’da geçti, 8 yıl da Almanya’da kaldım. Hiç kendimi düşünmedim, hep millet için yaşadım.”
“Okumayı 25-30 Sene Önce Öğrensaydım, Şimdi Üniversite Mezunuydum”
Okula ilk gittiği gün çok heyecanlandığını ifade eden Resmiye Sağır, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ben çok mutlu oldum. Okula devam edeceğim. Okumada sonuna kadar gideceğim. Artık ne öğrenebilirsem. Hiç çaresi yok, yazmayı öğrenmem lazım. Yazma benim elimden kurtulamaz. Bu fırsatı yakalamışım, bırakır mıyım? Ama böyle okula gideceğim hiç aklıma gelmedi.
“Ben buraya geleli 11 yıl oldu. Buradaki müdür ve çalışanlar hep ‘Senin için neler yapabiliriz?’ diye soruyorlardı. Okuma fikri 3 gün önce aklıma geldi. Buradaki müdüre ve çalışanlara okumak istediğimi ve hiç okula gitmediğimi söyledim. Proje kapsamında yapabileceklerini söylediler. Ben de çok mutlu oldum, dünyaları bana verdiler. Onun tadı bambaşka bir şey. Okula gittiğimde elim ayağım titredi. Heyecandan düşecektim az daha. O kadar sevindim ki, okula gittiğimde çocuklar üzerime atlıyorlardı. Çok mutlu oldum. Ben 81 yaşındayım. Ne olurdu sanki bu olay 25-30 yıl önce olsaydı, şimdi üniversiteyi bitirmiştim. Artık geç kaldım, yazmayı öğreneyim, bana yeter.”
Kaynak: Demirören Haber Ajansı (DHA)
Kaynak: Ensonhaber