34,6377$% 0.23
36,5579€% 0.69
43,7245£% 0.53
2.931,92%0,49
2.630,05%0,16
9.624,00%-0,37
26 Kasım 2024 Salı
Patronlar Dünyası’nın haberine göre, Türkiye’de kahve tüketimi her geçen yıl artış gösteriyor. Hem iç pazarda hem de uluslararası alanda kahve fiyatlarının yükselmesi dikkat çekiyor. Küresel ısınmanın etkileri, lojistik maliyetlerindeki artış ve üretimdeki düşüş, kahve fiyatlarındaki artışın başlıca sebepleri arasında yer alıyor. Uluslararası pazarda Arabica yeşil kahvenin fiyatı, 1 Kasım’dan bu yana %25,5 artışla tonu 243 dolardan 306 dolara yükseldi. Yurt içindeki fiyat artışları da bu durumu yansıtıyor; dün itibarıyla yıllık artış %59 olarak kaydedildi. Geçtiğimiz hafta bazı zincir kahve markaları, fiyat menülerinde 5 ile 10 lira arasında bir artış gerçekleştirdi. Yeni yılın yaklaşmasıyla birlikte, birçok zincir ve kahve dükkânının fiyatlarını artırması bekleniyor.
Dünya’dan Mehmet Hanifi Gülel’in haberine göre, yüksek enflasyonun dışarıda yemek yemeyi lüks hale getirmesi, vatandaşların sosyalleşmek için kahve içme tercihine yönelmesine neden oluyor. Sektöre yeni katılan yerel ve uluslararası zincir kahve markaları, hem tüketimi artırıyor hem de sektörün büyümesine katkıda bulunuyor. Bu bağlamda, Türkiye’de kişi başı kahve tüketimi 1.2 kilograma kadar çıkmış durumda. Avrupa’da ise kişi başı tüketim 6 ile 7 kilogram seviyelerinde bulunuyor. Kahve sektöründe son 10 yılda büyük bir sıçrama yaşandığı belirtiliyor ve bu büyümenin önümüzdeki 10 yıl boyunca da devam edeceği öngörülüyor.
Türkiye’de kahve fiyatlarının yurtdışına oranla yüksek olduğunu belirten temsilciler, İstanbul’da en düşük kahvenin fiyatının 90 liradan başladığını, Paris’te ise bu fiyatın 2.4 euro (87 lira) civarında olduğunu ifade ediyor. Paris’te ortalama kahve fiyatı 2.8 euro iken, en düşük fiyat 2.4 euro, en yüksek fiyat ise 3.5 euro olarak kaydediliyor. Türkiye’de filtre kahvenin fiyatı ise 90 liradan başlıyor. Temsilciler, fincan kahve fiyatlarının yurtdışına kıyasla oldukça pahalı hale geldiğini vurguluyor ve bunun temel nedenleri arasında genel giderler, kira ve personel maliyetlerinin bulunduğunu belirtiyor.
Türkiye’de kahve sektörünün bu yılın ilk 6 ayında %13 büyüme gösterdiğini aktaran Gastronomi Yazarı ve Kahve Danışmanı Cenk R. Girginol, son 2 yılda %186 büyüme kaydedildiğini ifade etti. Makine pazarındaki gelişmelere de dikkat çeken Girginol, full otomatik espresso makinelerinin %35, Türk kahvesi makinelerinin ise yaklaşık %12 büyüdüğünü söyledi. Bu büyümenin 2025 ve sonrasında da devam edeceğini dile getiren Girginol, pazarın gelişiminin açık ve kişi başı tüketimlerin 1.2 kilogram seviyesine yükseldiğini belirtti.
Fiyat artışının ana sebeplerinin arasında genel giderler, kira, personel maliyetleri ve döviz kuru gibi unsurların bulunduğunu belirten Girginol, “Ortalama %15 ile %20 civarında ilk 8 ay içinde artıştan bahsedebiliriz. Öte yandan sektörde yatırım iştahı devam ediyor. Restoran ve yiyecek içecek sektörü içinde yatırımın daha hızlı absorbe olması nedeniyle kafeler yatırımlara daha açık durumda. Özellikle yerel zincirler franchise modeli ile büyümeye devam ederken, yeni marka kuruluşlarının ve yatırımlarının sektöre sürekli dahil olduğunu söyleyebiliriz” dedi.
Türk kahvesinin son dönemde dünyada popülerliğinin arttığını belirten Girginol, “Özellikle gerçekleştirdiğim ABD, İtalya ve Dubai tur ve etkinliklerinde ilginin fazla olduğunu söyleyebilirim. Makineleşme burada önemli bir rol oynuyor” diye konuştu. “Türkiye’de kahvenin, maalesef yurtdışına oranla bir hayli pahalı” diyen Girginol, kahve tüketiminin düşük olması nedeniyle absorbe süresinin uzadığını ve bu durumun kahvenin fiyatı üzerinde bir geri dönüş alınmaya çalışıldığını ifade etti.
Son yıllarda Türkiye’de kahve kültürünün hızlı gelişiminin heyecan verici olduğunu belirten Dali Coffee Co. Genel Müdürü Ahmet Necip Gülel, ancak bu büyümenin beraberinde kahve fiyatlarında yaşanan dengesizlikleri de getirdiğine dikkat çekti. Özellikle İstanbul’daki kahve fiyatları, diğer şehirlerle kıyaslandığında önemli bir farklılık gösteriyor. Gülel, “Kahve fiyatlarını etkileyen faktörlerin başında kira maliyetleri, personel giderleri ve ürün reçetesi maliyetleri yer alıyor. Ürün reçeteleri (kahve çekirdeği, süt ve aromalar) hemen her şehirde benzer olsa da kira maliyetleri ve personel giderleri şehirler arasında ciddi farklılıklar gösteriyor. Bu da İstanbul’daki kahve fiyatlarını diğer şehirlerle karşılaştırdığında önemli bir makas oluşturuyor” dedi.
Birleşmiş Markalar Derneği Başkanı Sinan Öncel, Türkiye’deki özellikle kira giderlerinden dolayı artan maliyetlere dikkat çekerek, Avrupa’da 1,20-1,50 euroya satılan kahvenin Türkiye’de bunun kat kat üstüne fiyata satılmasını eleştirdi. Öncel, “Avrupalı o kahveyi günde üç öğün tüketiyor. Milano’nun en ünlü kahvecisinde en fazla 2 euro ödersiniz. Mekânda oturursanız 4 euro ödersiniz. Bazı ücra tren istasyonlarında ise 90 cente de kahve bulabilirsiniz. Bizde fiyatlar ortada. Avrupa’da o fiyata kahve satsan adamı döverler” dedi.
Türkiye kahve sektörünün son 10 yılda büyük bir sıçrama yaşadığını kaydeden Juan Valdez Türkiye Marka Direktörü Tamer Koçali, bu büyümenin önümüzdeki 10 yılda da devam edeceğini öngördüğünü söyledi. Özellikle üçüncü dalga kahve akımının etkisiyle, nitelikli kahveye olan talebin hızla arttığına dikkat çeken Koçali, “Artık tüketiciler sadece geleneksel zincirlerden değil, yerel kahve kavurucularından da özel kahve deneyimleri arıyor. Kahve, sadece bir içecek değil, aynı zamanda bir sosyal deneyim ve yaşam tarzı haline geldi. Bu da sektördeki büyümeyi daha da hızlandırıyor” dedi.
Koçali, Türkiye’deki tüketicilerin artık kahveyi sadece bir içecek olarak değil, bir deneyim olarak gördüğünü belirterek, “Bu değişim, kahve sektörünün büyümesine büyük katkı sağlıyor. Bilinçli tüketiciler, nitelikli kahve seçimleriyle düşük kaliteli ürünler sunan markaları doğal olarak eleyecek. Bu da sektörün kalite odaklı bir yöne evrilmesini hızlandıracak” şeklinde konuştu. Önümüzdeki yılda büyüme ivmelerini devam ettireceklerini ileten Koçali, “Kahvemizin kahveseverlere ulaşması için franchise modelimizi genişleterek yıl sonuna kadar 75 şubeye ulaşmayı hedefliyoruz. Hedefimiz, aynı hızla büyüyerek önümüzdeki 10 yıl boyunca gelişmeye devam etmek. Türkiye’deki kahve kültürünün evrilmesi, kahveseverlerin nitelikli kahveye olan ilgisini artırdı” dedi.
Kaynak: Patronların Dünyası