34,7004$% 0.26
36,7726€% 0.37
44,2923£% 0.52
2.960,54%0,92
2.654,41%0,67
9.652,00%0,12
29 Kasım 2024 Cuma
Hazine ve Maliye Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in 2024 yılı üçüncü çeyrek GSYH büyümesine dair değerlendirmelerini kamuoyuyla paylaştı. Bakan Şimşek, toplumun tüm kesimlerinin refahını gözeterek sürdürülebilir, yüksek ve kapsayıcı büyüme hedefiyle çalışmalara devam edeceklerini vurguladı. Bu bağlamda, Türkiye ekonomisi 2024 yılı üçüncü çeyreğinde yıllık bazda %2,1 oranında büyüme gösterdi. Böylece, yılın ilk üç çeyreğinde toplam büyüme %3,2 olarak gerçekleşti. Milli gelir, yıllıklandırılmış olarak 1 trilyon 260 milyar dolara ulaştı.
Milli gelirimizin yaklaşık %75’ini oluşturan sanayi dışı sektörlerde yıllık büyüme trendinin devam ettiğini belirten Şimşek, sürdürülebilir yüksek büyüme için gerekli olan yeniden dengelenmenin sağlandığını ifade etti. İlk üç çeyrek itibarıyla iç talep büyümeye 1,3 puan, net dış talep ise 1,9 puan katkı sağladı.
İş gücü piyasasındaki görünüm, dezenflasyon sürecinin kısa vadeli etkilerinin sınırlı olduğunu gösteriyor. Üçüncü çeyrekte mevsimsel düzeltilmiş istihdam 1 milyon kişi artarken, işsizlik oranı 0,5 puan gerileyerek %8,7 seviyesine indi.
“Mali Disiplin Güçleniyor”
Kurala dayalı ve öngörülebilir politikalarla önemli kazanımlar elde ettiklerini belirten Bakan Şimşek, haziranda başlayan dezenflasyon sürecinde yıllık enflasyonun 26,9 puan azaldığını ifade etti. Ayrıca, mali disiplinin güçlendiğini ve yıllıklandırılmış cari açığın milli gelire oranının üçüncü çeyrekte 2023 yılının aynı dönemine göre 3,6 puan düşerek %0,8’e gerilediğini vurguladı. Türk Lirasına artan güven ve dış kaynak girişi ile önemli ölçüde rezerv birikimi sağlandığını aktardı. Üç büyük kredi derecelendirme kuruluşunun ülkemizin kredi notunu bu yıl iki kademe yükseltmiş olması da dikkat çekici bir gelişme.
“Büyüme, Öngörülerimiz Doğrultusunda Ilımlı Seyrediyor”
Dezenflasyon sürecinde büyümenin öngörüler doğrultusunda ılımlı ve dengeli bir seyir izlediğini belirten Şimşek, enflasyondaki düşüşle birlikte artan öngörülebilirliğin, ticaret ortaklarındaki toparlanmanın, küresel ticaretteki iyileşmenin ve destekleyici küresel finansal koşulların, gelecek yılın ikinci yarısından itibaren ekonomik aktivitenin ivme kazanmasını sağlayacağını öngördüklerini ifade etti.
İlgili Haberler:
Kaynak: Ensonhaber
Ensonhaber.com’un haberine göre, tarihi bir adım olarak Umman Sultanı Heysem bin Tarık, Türkiye’ye devlet başkanı düzeyinde ilk ziyaretini gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde resmi bir törenle karşılanan Sultan Heysem, Esenboğa Havalimanı Şeref Salonu’nda bir süre görüştükten sonra Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne geçiş yaptı.
Burada baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından, iki ülke arasında çeşitli anlaşmaların imza töreni düzenlendi. Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ın Türkiye’deki temasları devam etmekte.
Umman Sultanı Heysem bin Tarık, ziyaretinin önemli bir parçası olarak Anıtkabir’i de ziyaret etti. Bu anlamlı ziyarette, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de Sultan Heysem’e eşlik etti. Heyetle birlikte Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün mozolesine gelen Sultan Heysem, burada bir çelenk bırakarak saygı duruşunda bulundu. Saygı duruşunun ardından hatıra fotoğrafı çektirmeyi de ihmal etmedi.
Daha sonra beraberindekilerle Misak-ı Milli Kulesi’ne geçen Sultan Heysem, Anıtkabir Özel Defteri’ne yazdığı mesajda şu ifadelere yer verdi:
“Bu köklü Cumhuriyet’in kuruluşu için zorlukları aşan ve bunu elde eden, modern tarihin büyük bir şahsiyetinin anıtının önünde dururken, dost Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm alanlarda daha fazla başarı elde etmesini, istikrarın, büyümenin ve refahın sürmesini en içten dileklerim ve dualarımla dile getirmekten mutluluk duyuyorum.”
Bu ziyaret, Türkiye ve Umman arasındaki ilişkilerin güçlenmesine katkıda bulunması açısından büyük bir anlam taşıyor.
Kaynak: Anadolu Ajansı (AA)
Daha Fazla Bilgi için: Ensonhaber
Ensonhaber.com’un haberine göre; Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılının Temmuz-Eylül dönemini kapsayan üçüncü çeyreğine ilişkin gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) sonuçlarını açıkladı. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, bu dönemde Türkiye ekonomisinin yıllık bazda yüzde 2,1 büyüdüğünü vurguladı.
Bakan Yumaklı, tarım ve ormancılık sektörünün son 5 çeyrektir kesintisiz olarak büyüme gösterdiğinin altını çizdi. Bu durum, ülke ekonomisine önemli katkılar sağladığını belirtti.
“Tarım Sektörü Yüzde 4,6 Büyüdü”
Yumaklı, tarım sektörünün zincirlenmiş hacim endeksi olarak geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 4,6 büyüme kaydettiğini ifade etti ve şunları söyledi:
“Tarım ve Ormancılıkta Avrupa’da Birinci, Dünyada İlk 10 Ülke Arasındayız”
Yumaklı, sektör olarak büyümeye devam edeceklerine dikkat çekerek, şu ifadeleri kullandı:
Tarım ve Ormancılık Sektörü Büyüme Verileri
Tarım ve ormancılık sektörü, geçen yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 0,8, dördüncü çeyreğinde ise yüzde 0,6 büyüme kaydetmişti. Bu yıl ise:
İlgili Haber: Son Dakika: Türkiye ekonomisi üçüncü çeyrekte yüzde 2,1 büyüdü.
Kaynak: Ensonhaber
Haber merkezinin bildirdiğine göre, Mauro Icardi ile boşanma sürecinde olan Wanda Nara, son zamanlarda dikkat çeken bir imaj değişikliği yaptı. 37 yaşındaki Nara, saçlarını sarıya boyatarak yeni bir başlangıç yapma kararı aldı.
Bu değişikliğin ardından, Nara’nın yeni görünümüne sevgilisi L-Gante’den anlamlı bir yanıt geldi. Rapçi, Instagram hikayesinde Wanda ile olan anlarını paylaştı.
Öpücüklerle Dolu Anlar
Nara ve L-Gante arasındaki ilişki, doludizgin bir şekilde devam ediyor. Wanda Nara, sevgilisini Uruguay’daki bir konserde yalnız bırakmayarak ona destek oldu. Paylaşılan videolarda, Nara’nın genç sevgilisi L-Gante’yi peş peşe öptüğü anlar dikkat çekti. Bu samimi görüntüler, çiftin mutluluğunu gözler önüne serdi.
Wanda Nara’nın bu yeni hayatına hızlı bir şekilde adapte olması, onun güçlü karakterini bir kez daha gözler önüne seriyor. İlişkileri ve yeni imajıyla dikkat çekmeye devam eden Nara, sosyal medyada da büyük ilgi görüyor.
Kaynak: Ensonhaber
Necla DALAN’ın Patronlar Dünyası’ndaki haberine göre, Türkiye’de son zamanlarda İsrail-Filistin savaşı nedeniyle gündemden düşmeyen konulardan biri, kola boykotu. Bu boykotun şiddeti zamanla dalgalanırken, 2000’li yılların başında sektöre damgasını vuran Cola Turka, “İçimizden biri” vurgusuyla yayımladığı yeni reklam filmi ile dikkatleri üzerine çekti.
2003 yılında “Türk” vurgusuyla Yıldız Holding tarafından pazara sunulan Cola Turka, 2015 yılında Saka ve Çamlıca gibi markalarla birlikte Japon DyDo DRINCO’ya satıldı. Cola Turka’nın bu yeni atağında, kola boykotu nedeniyle satışlarının artmasının etkili olduğu konuşuluyor. DyDo Drinco Türkiye Pazarlama Müdürü Atahan Şen, sosyal medya üzerinden reklamla ilgili bir paylaşımda bulundu ve şöyle dedi: “Bizi ekranlarda görmeyi özleyen, bizi biz yapan değerlerimizi görmeyi özleyen tüketicilerimizle böyle bir yapım ile tekrardan buluşmak çok keyifli. Bin bir iç görüyle şekillenen bu film, sadece bir reklam değil; hepimizin içinden geçtiği, tanıdık anılara ve duygulara dokunan içimizden bir hikaye. Bu filmi hazırlarken, izleyicilerin kendilerini görebileceği, empati kurabileceği gerçek bir bağ yaratmayı hedefledik. Çünkü markaların insanlarla buluştuğu en güçlü nokta, onların hikayesine dahil olabilmektir.”
Bu reklam vesilesiyle, Cola Turka’nın geçmiş hikayesini yeniden hatırlatmak istedim. Cola Turka, Yıldız Holding tarafından Haziran 2003’te piyasaya sürüldü. Sakarya’nın Akyazı ilçesinde üretilen Cola Turka, yıldızların rol aldığı dikkat çekici reklamlarla kısa sürede popüler hale geldi. İlk reklamında ünlü Hollywood yıldızı Chevy Chase yer aldı. Amerika’da çekilen bu reklamda Chase, normal bir gün geçirirken arkadaşlarının ve ailesinin Türk gibi davrandığını fark eder. Ardından Cola Turka içerek Türk gibi davranmaya başlar.
Bir diğer dikkat çekici reklamın yüzü ise Fenerbahçe’nin efsanevi futbolcusu Pierre van Hooijdonk’tu. Hooijdonk, Cola Turka içerken bir anda pala bıyıklı, Türkçe konuşan bir futbolcuya dönüşüyordu. Cola Turka piyasaya sürüldüğünde, sektörde dengeleri de değiştirdi. Coca-Cola ve Pepsi’nin yüzde 90’dan fazla pazar payına sahip olduğu bu alanda, Cola Turka iki yıl içinde ikinci sıraya kadar yükselmeyi başardı.
2015 yılına gelindiğinde, Yıldız Holding, içecek şirketleri Della Gıda, Bahar Su ve İlk Mevsim Meyve Suları’nın yüzde 90 hissesini Japon içecek şirketi DyDo Drinco’ya satma kararı aldı. Holding’den yapılan açıklamada, Yıldız Holding’in ana iş alanı olan atıştırmalık kategorisine odaklanma çalışmaları kapsamında bu satışın yapıldığı belirtildi. Hisselerin satış bedeli ise 335 milyon lira olarak belirlendi. Hisse devri sonrasında Cola Turka, Çamlıca, Saka Su, Sunny, Maltana, Eskipazar, Flores ve Link markalarıyla birlikte DyDo Drinco Türkiye (DDT) çatısı altında tüketicilere sunulmaya başladı.
DyDo Drinco’ya gelince, şirketin internet sitesinde temellerinin tek kişilik bir ilaç şirketi olarak atıldığı ifade ediliyor. Japonya’ya özgü ve 300 yıldır kullanılan bir ilaç satış sistemi (okigusuri) ile günümüzdeki otomat makinesine benzer bir yöntemle müşterilere ulaşmaya başlamış. 1956 yılında kurumsallaşarak DAIDO YAKUHIN K.K. ismini alan şirket, enerji içeceği odaklı bir ilaç üretim şirketine dönüşmüştür. 1970’lerde Japonya’daki ekonomik iyileşmelerle birlikte şirket, enerji içeceği yanında kutu kahve satışına başlayarak içecek satışını ikinci temel iş alanı haline getirmiştir. Bu dönemde otomat makinesi sayılarındaki artış, bugün sahip olduğu 260 bin adet otomat makinesinden oluşan ağın ilk adımlarını atmıştır. Şirket, 2001 yılında halka arz edilerek Tokyo Menkul Kıymetler Borsası’nda işlem görmeye başlamıştır. 2010’lu yıllarda yeni iş modelleri geliştirmeye odaklanmış ve uluslararası yatırımların ilk adımını Rusya ile atarak Malezya ve Türkiye’ye yönelmiştir.
DyDo Drinco Türkiye, yüksek büyüme oranları ile grubun uluslararası içecek iş kolundaki en önemli oyuncusu haline gelmiştir. Hâlihazırda 5 üretim tesisi ve yaklaşık 600 çalışanı bulunan DyDo Drinco Türkiye, DyDo Grup Holding’in konsolide net satış payının yüzde 10’unu oluşturmaktadır. Ürünleri Türkiye başta olmak üzere, çoğunluğu Avrupa bölgesinde bulunan 12 ülkede tüketilmektedir. DyDo Drinco Türkiye, özellikle ihracat faaliyetleri yürüttüğü ülkelerde ofisler açarak operasyonlarını geliştirmeyi ve grup içindeki satış payını yüzde 20’nin üzerine çıkarmayı hedeflemektedir. DyDo Drinco Türkiye’nin CEO’su ve Başkanı Naoi Kagawa, şirketin internet sitesinde yer alan mesajında Türkiye için katma değer yaratmayı amaçladıklarını vurguluyor ve “Yenilikçilik ve sıra dışılık gibi nitelikleri ile DDT’nin, Türkiye’nin büyümesini sürdürülebilir kılacak özel sektörün önde gelen kuruluşlarından biri olduğuna inanıyorum” diyor.
Kaynak: Patronların Dünyası