34,5467$% 0.18
36,0147€% -0.62
43,3470£% -0.52
3.005,41%1,48
2.705,79%1,29
9.549,89%1,94
23 Kasım 2024 Cumartesi
Ensonhaber.com’un haberine göre; Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, AK Parti Pınarbaşı İlçe Kongresi’ne katılarak önemli mesajlar verdi. Belediye Düğün Salonu’nda gerçekleştirilen AK Parti Pınarbaşı 8. Olağan İlçe Kongresi’nde kısa bir konuşma yapan Bakan Yumaklı, Türkiye’nin duasına talip olduklarını belirtti. Türkiye’nin 22 yıllık gelişim sürecine vurgu yaparak, bu süreçte elde edilen başarıların devam edeceğini ifade etti.
Bakan Yumaklı’nın konuşmasında dikkat çeken noktalar arasında, AK Parti’nin kuruluş felsefesi ve insan eşitliği konuları öne çıktı. Yumaklı, “AK Parti’nin kuruluş felsefesinde insan ve fırsat eşitliği var. Şöyle geriye dönüp baktığımda, bu ilin Pınarbaşı ilçesinin bir köyünde hepiniz gibi birisinin evladıyım. Bize bu fırsat eşitliğini sağlayan, sizlere hizmet etme imkanı veren AK Parti’nin sadece liyakate ve vatandaşa hizmet etme isteğine bakan bir parti olması. Bizi diğer partilerden ayıran da budur.”
Yumaklı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dili, dini, mezhebi, anlayışı, dünyaya bakışı ne olursa olsun, ayrım gözetmeksizin hizmet etmek AK Parti’nin getirmiş olduğu ve bundan sonra da herhalde Türkiye’nin bir daha vazgeçmeyeceği hizmet standardı.”
Türkiye’nin ilerleyişinin sürdüğünü vurgulayan Yumaklı, tarımdan ulaşıma, milli sanayiden dış politikaya kadar Türkiye’nin nerelere geldiğini her kesimden insanların bildiğini ifade etti. “Sayın Cumhurbaşkanı’mız liderliğinde siyasi bir vizyonerlik var.” dedi.
Bugün ülkenin etrafındaki güneyden kuzeye, doğusundan batısına kadar istikrarsızlık içerisinde bulunan pek çok halk ve millet olduğunu belirten Yumaklı, “Bütün bunların ortasında Türkiye’nin durumundan bir adım geriye gitmemesi için büyük gayret var. Ekonomide iyiye gidişle ilgili sinyalleri görüyoruz.” şeklinde konuştu.
Yumaklı, AK Parti’nin ekonomik büyüme ve istikrarı sağlarken, bir yandan da adaletin ve iyiliğin gereğini yerine getirdiğini belirtti. Ayrıca, İsrail’in Filistin’deki saldırılarına da değinerek, “Bütün dünyanın sustuğu bir anda sadece ve sadece buradaki katliama ‘dur’ diyen tek ülke Türkiye, buna ‘dur’ diyen tek lider de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır.” dedi.
Bakan Yumaklı, Türkiye’nin iki ileri bir geri gitmemesi için gösterdikleri gayretleri vurgulayarak, “Bunu bize reva gören bir anlayış var. Bu anlayış her seferinde terörü ve terörün yanında olanları bizim önümüze koyuyor.” ifadesini kullandı. Cumhur İttifakı’nın sarsılmaz iradesinin Türkiye’nin terör belasından kurtulması olduğunu belirtti.
Yumaklı, terör ile demokrasi ve siyaset arasında sınırı çizemeyenlerin olacağını, fakat Türkiye’nin iyiye gidişiyle ilgili engellerin ortadan kaldırılması için alınan kararların uygulanacağını söyledi. “Demokrasiyi hazmetmek zorundalar. Bunları sahip olduğumuz demokrasi kültürü ve seviyesine gelmeye davet ediyorum.” dedi.
AK Parti döneminde ülkenin güçlendiğini anlatan Yumaklı, “22 yıldır üreten, büyüyen, onurlu bir Türkiye ve onun onurlu halkı, vatandaşı, milleti olması yolunda çalışıyoruz.” ifadesini kullandı. Kastamonu’ya yapılan yatırımlardan bahsederken, kentteki tarımsal desteklerin son 22 yılda 18 kat arttığını vurguladı.
Ahşap evlerde elektrikten kaynaklanan yangınlarla ilgili de konuşan Yumaklı, “Sadece Pınarbaşı için söylemiyorum. Kastamonu’nun bütün ilçeleri için söylüyorum. Orman İşletme Müdürlüklerine başvurun. Onlar size yüzde 20’si hibe, kalan yüzde 80’i de faiz uygulanmadan kredi verecek.” dedi. Bu sayede, tesisatlarını değiştirmek isteyen vatandaşların destek alabileceğini belirtti.
Yumaklı, daha fazla yatırım alabilmek için diğer şehirlerde yaşayan ilçe sakinlerinin nüfus kayıtlarını bulundukları ilçeye aldırmasını da istedi.
İlgili Haber: İbrahim Yumaklı: İnsanımızın sağlığıyla oynayanların gözünün yaşına bakmayacağız
Kaynak: Ensonhaber
İzmir’in Karabağlar ilçesinde yaşanan korkunç bir olay, ev sahiplerinin kiracısını evden çıkarmak istemesiyle başladı. İddialara göre, ev sahipleri kiracı çiftin evini bastı ve durumu daha da vahimleştirdi. Çivili sopalarla yapılan saldırı sonucunda, kiracı çift, torunlarının gözleri önünde darp edildi.
Olayın dehşet verici anları ise çevredeki güvenlik kameralarına yansıdı. Kiracıların çaresizliği ve ev sahiplerinin saldırgan tutumu, izleyenleri derinden etkiledi. Bu tür olayların yaşanması, kiracı ve ev sahibi ilişkilerinin ne kadar hassas bir dengede olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Olayın detayları:
Bu tür çirkin saldırılar, hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını ihlal etmektedir. Herkesin güvenli bir yaşam alanına sahip olma hakkı vardır. Olayla ilgili daha fazla bilgi için Ensonhaber kaynağını ziyaret edebilirsiniz.
Patronlar Dünyası’nın haberine göre; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği (İDSB) ve Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı (TGTV) tarafından Atatürk Havalimanı’nda düzenlenen 4. Uluslararası STK Fuarı’na katılarak önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) tarafından Netanyahu hakkında çıkarılan tutuklama kararıyla ilgili düşüncelerini paylaştı.
Bölgedeki Kardeşlerimize En Fazla Destek Veren Ülkelerden Olmaya Gayret Ettik
Erdoğan, Gazze’de yaşanan insani krize dikkat çekerek, “İsrail’in soykırımına maruz kalan Gazze halkı başta olmak üzere Filistinliler için son dönemde yaptıklarımız bu gerçeği açıkça ortaya koymaktadır. Türkiye olarak, İsrail saldırılarının başladığı günden itibaren Gazze’ye 86 bin ton, Lübnan’a ise 1,300 ton insani yardım malzemesi ulaştırarak bölgedeki kardeşlerimize en fazla destek veren ülkelerden biri olduk. Siyonist yönetimin Gazze’de işlediği insanlık suçlarına karşı tepkimizi göstermek amacıyla, milletimizle birlikte her fırsatta sokakları doldurduk. Ayrıca, uluslararası düzeyde karar alıcı mekanizmaları harekete geçirmek için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi gibi platformlarda aktif rol aldık.
UCM’nin Tutuklama Kararını Destekliyoruz
Erdoğan, Filistinli mültecilere yardım eden UNRWA’ya en güçlü desteği veren ülkeler arasında yer aldıklarını belirtti ve şöyle devam etti: “İslam dünyasında ortak bir tavrın oluşturulması ve Müslümanların Filistin davasında birlik içinde hareket etmesi için yoğun çaba harcıyoruz. Filistin devletinin tanınması için uluslararası arenada tüm imkanlarımızı seferber ettik. Şahsım aleyhinde yürütülen kampanyalara ve siyonist lobilerin baskılarına rağmen duruşumuzu asla bozmadık. İsrail’in Filistin’deki soykırımını durdurmak için zorlayıcı tedbirlerin bir an önce alınmasına yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu vesileyle, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin İsrail Başbakanı Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Gallant hakkında çıkardığı tutuklama kararını desteklediğimizi belirtmek istiyoruz.”
Sözleşmeye Taraf Tüm Ülkeler Karara Uymalı
Erdoğan, alınan bu cesur kararın sözleşmeye taraf tüm ülkelerce uygulanmasının, insanlığın uluslararası sisteme olan güvenini tazeleme açısından büyük önem taşıdığını ifade etti. Özellikle, yıllardır adalet ve insan hakları dersi veren Batılı ülkelerin bu noktada üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmeleri gerektiğini vurguladı. Türkiye, Gazze katliamı ve Lübnan’a yönelik İsrail saldırılarında insani, vicdani ve kardeşlik görevini hakkıyla yerine getirmiştir.
Bağımsız Bir Filistin İçin Çalışmalarımızı Sürdüreceğiz
Erdoğan, zalimlere hoş görünmek adına eğilip bükülenlerden olmadıklarını belirterek, “Üç kuruş siyasi rant peşinde koşarak ülkesine ve devletine zarar vermeyi göze alanlar gibi de davranmadık. Zor zamanlarda Filistinli kardeşlerinin yanında dimdik duranlardan olduk. Bundan sonra da sarsılmadan, sağa sola eğilmeden, bükülmeden inşallah sapa sağlam durmaya devam edeceğiz. Şairin, ‘Bir Filistin vardı, bir Filistin gene var’ dizelerinde olduğu gibi, Filistin’den umudumuzu kesmeyecek, özgür ve bağımsız bir Filistin için çalışmalarımızı kesintisiz sürdüreceğiz.”
Kaynak: Patronların Dünyası
Ensonhaber.com’un haberine göre, İHA’nın bildirdiğine göre, bölücü terör örgütü ile bağlantıları tespit edilen belediyelere kayyum atama süreci devam ediyor. Mardin, Batman, Esenyurt ve Halfeti belediyelerinin ardından Tunceli ve Ovacık belediyelerine de kayyum ataması yapıldı.
Görevden Uzaklaştırıldılar
İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan resmi açıklamada, Tunceli Belediye Başkanı Cevdet Konak ve Ovacık Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün görevden uzaklaştırıldığı duyuruldu. Bu durum, yerel yönetimlerin güvenliğini sağlamak amacıyla gerçekleştirildi.
DEM Parti’den Provokasyon
Bakanlığın açıklamasının ardından, Tunceli’de DEM Parti’nin provokatif eylemleri başladı. Tunceli Belediye Başkanı Cevdet Konak’ın “terör iltisakı” nedeniyle görevden alınmasının ardından, DEM Partili Eş Başkan Birsen Orhan belediye önünde toplanarak halkı ayaklanmaya davet eden açıklamalarda bulundu. Bu durum, yerel halk arasında gerginliğe yol açtı.
Protestolar ve Gözaltılar
Tunceli’de, merkez ve Ovacık Belediyesine kayyum atanmasının ardından düzenlenen protesto gösterilerine karışan 8 kişi, polis tarafından gözaltına alındı. Gözaltına alınan şahısların emniyetteki sorguları devam ediyor. Bu olaylar, bölgedeki siyasi gerginliğin artmasına neden oldu.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı (İHA)
Ensonhaber
Antalya’da, Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfı (ATGV) Eğitim ve Sosyal Tesisi’nde düzenlenen Yargı Teşkilatı Toplantısı’na katılan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, yargı mensuplarının toplum vicdanını teskin eden, tarafsız kararların mimarları olduğunu vurguladı. Bakan Tunç, yargı mensuplarının milletin adalet arayışına yanıt vermek ve hakikati ortaya çıkarmak gibi önemli bir sorumluluğa sahip olduğunu belirtti.
Bakan Tunç, bu kutsal sorumluluğun, derin bir hukuk bilgisi, özveri, sarsılmaz bir vicdan ve bağımsızlık ilkesiyle yerine getirilebileceğini ifade etti. Toplantıda Türkiye Yüzyılı’nı adaletin ve hakkaniyetin yüzyılı yapma hedefi doğrultusunda bir yıllık çalışma planlarını ele alacaklarını dile getirdi.
Adaletin Temel Önemi
Adaletin, toplumun huzur ve düzenini sağlamada en önemli ortak değer olduğunu vurgulayan Tunç, “Adalet, toplumu oluşturan tüm bireylerin güven ve refah içinde yaşamalarının teminatıdır. Adaletin güçlü olduğu yerde insan, aile ve toplum da güçlü olur. Yargının tüm işleyişi, adaletin tecelli etmesine yönelik olmalıdır. Milletimizin bizden beklentisi, iyi işleyen, öngörülebilir, gecikmeyen ve daha adil bir yargı sistemidir.” dedi.
Adaletin Tanımı
Adalet kavramının kişiden kişiye değişmeyen, net ve açık bir tanıma sahip olduğunu belirten Tunç, “Adalet, haklıya hakkını vermektir. Her şeyi yerli yerine koymaktır. Yargı çalışanları için mazluma hakkını teslim etmek ve haksızlık ateşini söndürmek, sürekli devam eden bir sınavdır.” şeklinde konuştu.
Yargı mensuplarının, yalnızca Anayasa ve kanunların rehberliğinde değil, vicdanlarının ışığında hareket etmeleri gerektiğini ifade eden Tunç, verilen her kararın toplumsal vicdanın bir denge kurma çabası olduğunun unutulmaması gerektiğini belirtti.
Hukuk Devletinin Önemi
Adaletin tecellisinin hukuk devleti ile mümkün olduğunu vurgulayan Tunç, hukuk devletinin yasama, yürütme ve yargı erklerinin kuvvetler ayrılığı dengesi ile kurulduğunu vurguladı.
Tunç, konuşmasında, “Adil, bağımsız, tarafsız ve etkin işleyen bir yargı için üç temel unsura ihtiyaç vardır: toplumun ihtiyaçlarına cevap veren bir mevzuat, yeterli fiziki imkanlar ve etkin insan kaynakları.” dedi. 22 yıldır güvenilir bir adalet sisteminin tesisi için önemli reformlar gerçekleştirdiklerini söyledi.
Temel Kanunlarda Reform
Temel kanunları çağın gereklerine ve milletin ihtiyaçlarına uygun hale getirdiklerini belirten Tunç, kamuoyunda “8. Yargı Paketi” olarak bilinen düzenlemelerle yargı hizmetlerinin etkinliğini artırmayı, hak arama hürriyetini genişletmeyi ve kişisel verilerin korunmasını amaçladıklarını ifade etti.
Tunç, adalet sisteminin modern, etkili ve kapsayıcı hale gelmesi için çalışmalarının devam ettiğini belirtti.
Yargı Reformu Stratejisi
Bakan Tunç, Türkiye Yüzyılı’nı adaletin yüzyılı yapma hedefi doğrultusunda Yargı Reformu Stratejisi’nin hazırlandığını, bu stratejinin hukuk devleti ilkesini güçlendireceğini ve vatandaşların yargı hizmetlerinden etkin bir şekilde yararlanmalarını sağlayacak bir yol haritası olacağını ifade etti.
Tunç, “Yargı Reformu Stratejisi, adalet komisyonlarının daha etkin hizmet sunmasını sağlayacak tedbirleri içermektedir.” dedi.
Yargı Teşkilatının Fiziki İmkanları
Bakan Tunç, yargı teşkilatının fiziki imkanlarını artırmaya devam ettiklerini, 2002’de 78 müstakil adliye varken, bu sayıyı 377’ye çıkardıklarını belirtti. Kapalı alan miktarını 569 bin 59 metrekareden 6 milyon metrekareye ulaştırdıklarını aktardı.
Yargı Sürecinde Uzlaşma ve Arabuluculuk
Yargının iş yükünün hızla arttığını belirten Tunç, alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerine önem verdiklerini ifade etti. 1 Ocak 2017’den bu yana uzlaştırma kurumuyla 1 milyon 772 bin 845 dosyada uzlaşma sağlandığını belirtti. Ayrıca, arabuluculuk müessesesinin kapsamını genişletmeyi hedeflediklerini söyledi.
Tunç, “Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı, toplumun adalete olan güvenini inşa eden temel unsurlardandır. Yargı sisteminin siyasi mülahazalarla yıpratılmasına karşı durmalıyız.” dedi.
Sosyal Medya ve Yargı
Sosyal medyanın bilgi kirliliği ve manipülasyonların yaygın olduğu bir ortam yarattığını belirten Tunç, bu tür dezenformasyonlara karşı mücadele edeceklerini açıkladı. “Sosyal medya mahkemeleri” olarak adlandırdığı bu durumun, yargıya ve devlete olan güveni sarsmayı amaçladığını ifade etti.
Adalet Bakanı Tunç, soruşturma süreçlerinde doğru bilgilerin zamanında ve net bir şekilde paylaşılmasının, toplumun adalet sistemine güvenini artıracağını vurguladı.
Kaynak: Anadolu Ajansı (AA)
Kaynak: Ensonhaber