Ensonhaber.com’un haberine göre, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Kalkınma Yolu Projesi’nin bölgesel işbirliklerini artırıcı bir rol oynayacağını ifade ederek, proje kapsamında gerçekleştirilecek demir ve kara yolu yatırımları hakkında kapsamlı bilgiler verdi. Uraloğlu, Kalkınma Yolu Projesi çerçevesinde uluslararası iş birliği görüşmelerinin sürdüğünü belirtti ve Türkiye ile Irak arasında karşılıklı temasların devam ettiğini vurguladı.
Yapılan ulaştırma projeleri sayesinde Kalkınma Yolu’nda yıllık 7,5 milyon TEU (Twenty-foot Equivalent Unit) yük taşınmasının beklendiğine dikkat çekildi.
Planlanan Demir Yolu Yatırımları
Uraloğlu, Kalkınma Yolu için halihazırda devam eden ve planlanan demir yolu yatırımlarının bulunduğunu belirterek, şu bilgileri paylaştı:
Kalkınma Yolu kapsamında Türkiye’den 2.094 kilometre demir yolu bağlantısı sağlanacak.
Bunun için mevcut 439 kilometrelik hattın yanı sıra 1.655 kilometre yeni demir yolu inşa edilecek.
Proje için toplamda 17,9 milyar dolarlık bir yatırım yapılması öngörülüyor.
Demir yollarının 928 kilometresinin inşaatı şu anda devam etmekte olup, bu bölüm için 7,1 milyar dolarlık bir bütçe ayrılmıştır.
Ayrıca, 727 kilometre uzunluğundaki kısım için de planlamalar yapılmıştır.
10,8 Milyar Dolarlık Bütçe
Planlama yapılan kısım Ovaköy’den başlayarak Nusaybin, Mardin, Şanlıurfa ve Gaziantep arasında toplam 501 kilometre olarak inşa edilecek. Ayrıca, Yenice-Ulukışla kesiminde 106 kilometre ve Gebze ile Çatalca arasında 120 kilometre demir yolu inşası gerçekleştirilecek. Bu kısımlar için toplamda 10,8 milyar dolarlık bir bütçe harcanması öngörülüyor.
331 Kilometre Otoyol Yapılacak
Uraloğlu, projenin kara yolu yatırımlarıyla ilgili de bilgiler vererek, Ovaköy-Cizre kesiminde 23 kilometre ve Cizre-Şanlıurfa hattında 308 kilometre olmak üzere toplam 331 kilometre otoyol yapılacağını ifade etti. Bunun için 2 milyar dolarlık bir harcama yapılması planlanmaktadır.
19,9 Milyar Dolarlık Yatırım
Uraloğlu, bölgede örnek bir güzergah yönetim modeli oluşturmayı hedeflediklerini belirterek, Kalkınma Yolu Projesi’nin bölgesel işbirliklerini artırıcı bir rol oynayacağını kaydetti. Proje kapsamında gerçekleştirilecek demir ve kara yolu projeleri hayata geçirildiğinde, toplamda 19,9 milyar dolarlık bir yatırım gerçekleştirilmiş olacak. Kalkınma Yolu, hem bölge coğrafyası hem de küresel tedarik zincirleri açısından son derece önemli bir proje olarak öne çıkıyor. Bu çalışma, Basra Körfezi’ni Avrupa’ya bağlayacak en kısa ve pratik yatırım olarak değerlendirilmektedir.
Juventus Efsanesi Zbigniew Boniek’ten Kenan Yıldız’a Övgü
Ensonhaber.com’un haberine göre, Juventus’un ve Polonya futbolunun efsanevi ismi Zbigniew Boniek, genç yetenek Kenan Yıldız hakkında önemli açıklamalarda bulundu. La Gazzetta dello Sport’a verdiği demeçte Boniek, “Kenan Yıldız son derece yetenekli bir futbolcu. Onun önünde parlak bir gelecek var. Üzerinde 10 numara yükü var; fakat bu yükü oldukça iyi bir şekilde taşıyor. Efsanelerle kıyaslamayı ise abartmayalım.” ifadelerini kullandı.
Thiago Motta Hakkında Düşünceleri
Juventus’un yeni teknik direktörü Thiago Motta ile ilgili soruları yanıtlayan Boniek, “Saha kenarında gerçek bir beyefendi gibi görünüyor. Olumlu anlamda beni etkiliyor. Her maçta kalite ve karakter sergiliyor.” şeklinde konuştu.
Giovanni Trapattoni Anıları
Juventus’un eski teknik direktörü Giovanni Trapattoni ile ilgili sorulara gülümseyerek yanıt veren Boniek, “Trap’ı her zaman sevgiyle hatırlıyorum, özellikle de maç sonrası anılarımızı. Herkese tek tek iltifat ederdi, ardından duşa giderdik ve geri döndüğümüzde maç formalarımızı bulamazdık. Trap gerçekten cömert bir insandı; benim, Platini’nin, Scirea’nın ve Tardelli’nin formalarını arkadaşlarına hediye ederdi.” dedi.
Defansif Takviyeler Hakkında Öneriler
Juventus’un gündeminde yer alan savunma oyuncuları Milan Skriniar ve Jakub Kiwior ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Boniek, “Kiwior, hücumda da etkili olan, solak ve esnek bir oyuncu. Skriniar ise güvenli bir stoper olarak kendini ispatladı. Neden sadece birini seçelim ki? Eğer imkanları varsa, ikisini birden kadroya katmalılar.” diyerek sözlerini noktaladı.
Ensonhaber.com’un haberine göre, Anadolu Ajansı (AA) tarafından bildirilen verilere göre, Karadeniz bölgesinde su ürünleri ihracatında kayda değer bir kazanç elde ediliyor. 2024 yılının ocak-ekim döneminde, Karadeniz’den yapılan su ürünleri ihracatı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 22 artış göstererek 313 milyon 952 bin 250 dolara ulaştı. Bu süre zarfında, toplamda 49 bin 811 ton su ürünü ihraç edildi.
Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Saffet Kalyoncu, 10 ay boyunca Karadeniz’den 31 farklı ülkeye su ürünleri satıldığını belirtti.
“Miktarda Yüzde 27 Artış”
Kalyoncu, ihracatın miktar bakımından geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 27, değer bakımından ise yüzde 22 oranında artış gösterdiğini vurguladı. 39 bin 245 ton su ürünü karşılığında 257 milyon 714 bin 841 dolar gelir elde edildi.
En Fazla İhracat Rusya’ya
Su ürünleri ihracatında en büyük pay, 150 milyon 897 bin 293 dolarla Rusya Federasyonu’na gitti. Bu ülkeyi, 32 milyon 160 bin 168 dolarla Hollanda ve 26 milyon 610 bin 369 dolarla Birleşik Krallık izledi.
Trabzon Ön Planda
Karadeniz bölgesinin ihracatında Trabzon’un önemi büyüktür. Kalyoncu, bölgeden gerçekleştirilen toplam ihracatın 112 milyon 814 bin 395 dolarının Trabzon’dan geldiğini, bu şehirden 10 ayda 21 ülkeye 19 bin 142 ton su ürünü satıldığını ifade etti.
“Su Ürünleri Ekonomiye Önemli Katkı Sağlıyor”
Kalyoncu, su ürünlerinin bölge ve ülke ekonomisine önemli katkılar sağladığını belirterek, “Yılın 10 aylık sürecini ihracat artışıyla kapatmış bulunuyoruz. Son 2 ayımızda da ihracatımızın pozitif yönde ilerleyeceğine ve yeni yıla çok daha güzel rakamlarla başlayacağımıza inanıyoruz.” dedi.
Türkiye’nin Gaz İhtiyacı ve Yaptırımlar Üzerine Açıklamalar
Patronlar Dünyası’nın haberine göre; Bloomberg’in geçtiği bilgilere dayanarak, kabine toplantısı sonrasında gazetecilere açıklamalarda bulunan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, yeni yaptırım kararlarının Türkiye üzerindeki olası etkilerine dikkat çekti. Bayraktar, Dışişleri Bakanlığı’nın konuyla ilgili olarak ABD’li muhataplarıyla görüştüğünü belirtti ve şunları ifade etti:
“Sonuçta arz güvenliği için Türkiye’nin gaza ihtiyacı var. Geçmişte de İran yaptırımları sırasında doğal gazda muafiyet sağlanmıştı. Benzer bir muafiyetin burada da sağlanmasını talep ediyoruz.”
Yaptırımların Hedefinde Türkiye Mi Var?
Bayraktar, Türkiye’nin yaptırımların hedefinde olmasının, ABD’nin Joe Biden yönetiminin görevi Donald Trump’tan devralmasına 1.5 ay kala böyle bir adım atılmasını anlamlandıramadığını vurguladı. Eğer muafiyet sağlanmazsa, bu durumun Türkiye’nin de yaptırımların hedefi olduğu anlamına gelebileceğini belirtti. Biden yönetiminin, Trump’ı “zor durumda bırakmak” amacıyla bu tür bir adım attığına dair görüşlerin hatırlatılması üzerine Bayraktar, şunları söyledi:
“Onların kendi iç meseleleri beni hiç ilgilendirmiyor; benim öncelikli amacım Türkiye’ye gaz sağlamak.”
Sonuç ve Beklentiler
Bayraktar’ın açıklamaları, Türkiye’nin enerji güvenliği açısından kritik bir dönemde olduğunu ve dış politika dinamiklerinin enerji tedarikini nasıl etkilediğini gözler önüne seriyor. Yaptırımların Türkiye üzerindeki potansiyel etkilerinin, ülke ekonomisi ve enerji arzı üzerinde önemli sonuçlar doğurabileceği düşünülüyor.
Sosyal Medya Fenomenlerine Yasal ve Etik Eğitim Verildi
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin ev sahipliğinde, içerik üreticilerine yönelik bir eğitim programı başlatıldı. Bu program, yıl boyunca iki ayda bir yüz yüze gerçekleştirilecek şekilde planlandı ve ilk oturumları başarıyla tamamlandı. Eğitim programına, sosyal medya dünyasının önde gelen isimleri arasında yer alan Orkun Işıtmak, Hakkı Alkan, Burcu Esmersoy, Doğan Kabak ve Ümit Erdem gibi pek çok fenomen katılım gösterdi.
Eğitim süresince, içerik üreticilerinin tüketicilerle nasıl etkili bir iletişim kurabilecekleri ve markalarla olan iş birliklerinin yasal çerçevede nasıl yürütülmesi gerektiği üzerine kapsamlı bilgiler verildi. Programın içeriği hakkında yapılan açıklamalarda şu ifadelere yer verildi:
“İçerik üreticilerine, sosyal medya gönderileri paylaşırken yasalara uygun hareket etmeleri adına nelere dikkat etmeleri gerektiği, reklam içerikli gönderilerin hangi ifadelerle paylaşılması gerektiği ve bu süreçte elde edilen kazançların vergilendirilmesi konularında ayrıntılı bir eğitim sunuldu. Bu eğitim programı, içerik üreticilerinin yasal sorumluluklarının bilincinde olmalarını sağlarken, aynı zamanda tüketicilere doğru bilgi vererek, dürüstlük ve şeffaflık ilkelerine uyum göstermelerini hedefliyor.”
Son dönemde sosyal medya fenomenleri, paylaşımlarında ve marka iş birliklerinde nasıl hareket edecekleri konusunda çeşitli kafa karışıklıkları yaşamaktaydılar. Bu durum, birçok influencer’ın şikayetleri doğrultusunda bakanlıklar tarafından bir eğitim programının başlatılmasına öncülük etti. Bu tür eğitimler, sosyal medya ekosisteminde daha düzenli ve etik bir ortam oluşturmayı amaçlıyor.
06:26
06:26
News
