COP29’da Nükleer Enerjinin Rolü ve Türkiye’nin Hedefleri

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Nükleer Enerjinin Önemi COP29’da Vurgulandı

Patronlar Dünyası’nın haberine göre; Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 29. Taraflar Konferansı’nda (COP29), 2050 yılına kadar net sıfır emisyon hedefine ulaşmada nükleer enerjinin kritik rolü bir kez daha ön plana çıktı.

DEKLARASYONA 6 ÜLKE DAHA İMZA ATTI

Geçtiğimiz yıl Dubai’de düzenlenen COP28’de, ABD öncülüğünde nükleer enerji alanında önde gelen Fransa, Japonya ve Güney Kore gibi ülkelerin katıldığı “Nükleer Enerjiyi Üç Katına Çıkarma Deklarasyonu”na, bu yıl 6 ülke daha katılarak imza attı. Bu ülkeler arasında Türkiye de yer aldı.

NÜKLEER ENERJİ KURULU GÜCÜNÜ 2050’DE 3 KATINA ÇIKARMA HEDEFİ

Bu deklarasyon, küresel gündemin merkezinde yer alan nükleer enerjinin elektrik üretimindeki payının artırılmasına yönelik bir taahhüt niteliği taşıyor. Türkiye, bu imza ile diğer ülkelerle birlikte 2020 yılına kıyasla 2050’de küresel nükleer enerji kurulu gücünü 3 katına çıkarma hedefini paylaşmış oldu.

COP29’DA TÜRKİYE DE İMZA ATTI

Bakan Bayraktar, yaptığı açıklamada, dünyanın 2050 yılına kadar net sıfır emisyon hedefine ulaşabilmesi ve küresel sıcaklık artışının 1,5 derece ile sınırlandırılabilmesi için nükleer enerjinin vazgeçilmez bir unsur olduğuna dikkat çekti. Bayraktar, “Geçtiğimiz yıl Dubai’de düzenlenen COP28’de ABD’nin öncülüğünde 25 ülke ‘Nükleer Enerjiyi Üç Katına Çıkarma Deklarasyonu’nu imzalamıştı. Biz de Türkiye olarak Bakü’deki COP29 kapsamında bu deklarasyona imza atan ülkeler arasında yer aldık. Şu anda bildirgeyi onaylayan ülke sayısı 31’e ulaştı. Bu deklarasyon, teknoloji gelişimi, insan kapasitesinin artırılması ve finansman olanaklarının genişletilmesi konularına da katkı sağlayacaktır.” ifadelerini kullandı.

Bayraktar, Türkiye’nin iddialı bir nükleer enerji programına sahip olduğunu vurgulayarak, “Ülkemizde şu anda inşa halinde olan ve toplam kapasitesi 4,8 gigavat olan Akkuyu Nükleer Santrali, bu yolculukta önemli bir dönüm noktasını temsil ediyor. Dört ünitenin 2028 yılı sonuna kadar faaliyete geçmesini planlıyoruz. Devreye girdiğinde, elektrik ihtiyacımızın yüzde 10’unu tek başına karşılayabilecek.”

Bayraktar, ayrıca Sinop ve Trakya bölgelerinde iki yeni nükleer santral inşa etmeyi ve büyük nükleer santrallerin yanına yeni nesil küçük modüler reaktörleri de dahil etmeyi planladıklarını belirterek, “2050 yılına kadar 20 gigavat nükleer kurulu gücümüzü devreye alarak net sıfır emisyon hedefine katkı sunacağımıza inanıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

2050’YE KADAR NÜKLEER ENERJİ KURULU GÜCÜNÜ 1200 GİGAVATA ÇIKARMAK HEDEFLENİYOR

Öte yandan, açıklamada şu bilgilere de yer verildi: “Dünya genelinde şu anda 31 ülkede toplam 415 nükleer santral bulunmaktadır. Bu santrallerin toplam nükleer enerji kurulu gücü ise 400 gigavat seviyesindedir. Büyük hedef, 2050 yılına kadar bu kapasiteyi 1200 gigavata çıkarmaktır. Deklarasyona taraf olan ülkeler de hedeflerini açıklamaya başladılar. ABD, COP29 sürecinde bu çerçevede bir yol haritası ilan etti ve nükleer kurulu gücüne ilave 200 gigavat ekleyeceğini duyurdu. Bu süreçte küçük modüler reaktörlerin önemli bir rol oynaması bekleniyor. Aynı zamanda birçok küresel şirket de elektrik ihtiyaçlarının karbonsuzlaşması için nükleer enerji planlarını dünya kamuoyu ile paylaşmaya başladı.”

Kaynak: Patronların Dünyası