Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 7. Din Şûrası Sonuç Bildirgesi Açıklandı

Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan 7. Din Şûrası Sonuç Bildirgesi



AA Diyanet İşleri Başkanlığı Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen 7. Din Şûrası başarıyla tamamlandı. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, şuranın sonuç bildirgesini kamuoyuna açıkladı. Bu yılki şûranın teması, "Dijitalleşen Dünyada Diyanet Hizmetleri: Etkililik-Verimlilik-Sürdürülebilirlik" olarak belirlendi. Toplamda 328 katılımcının yer aldığı etkinlikte, 5 farklı tematik komisyon eş zamanlı oturumlar düzenleyerek önemli kararlar aldı.

Çağın Gerekleri Dikkate Alınmalı

Tekno-bilişim alanındaki hızlı gelişmelere bağlı olarak, insan olmanın anlamının giderek zayıfladığına dikkat çeken Erbaş, "İslam, insan fıtratını esas alan ve insana erdemli bir hayat yolunda rehberlik etmek üzere Yüce Allah tarafından gönderilen bir dindir. Dini, milli, ahlaki ve kültürel değerlerimizin doğru bir şekilde anlaşılmasında İslam'ın insan anlayışı önemli bir yerde durmaktadır. Bu nedenle dijital mecralar dahil yürütülen tüm çalışmalarda İslam'ın insan tasavvuruna özel bir önem verilmelidir." şeklinde konuştu.

Dijitalleşen dünyada etkin, verimli ve sürdürülebilir din hizmeti sunumunun, nitelikli dini bilgi üretimi ve bu bilginin toplumsal ihtiyaçları karşılamasıyla doğrudan bağlantılı olduğunu vurgulayan Erbaş, "Başkanlık, teknolojik ve dijital olarak değişen dünya şartlarını göz önünde bulundurarak her alandaki hizmetlerini dijital içeriklerle çeşitlendirmeye ve artırmaya devam etmelidir. Bu çerçevede bilgi üretimi ve yayın politikalarının periyodik aralıklarla güncellenmesi büyük önem taşımaktadır." ifadesini kullandı.

Yapay Zeka Tabanlı Bütünleşik Platform

Erbaş, "Diyanet hizmetlerinin kalitesini artırmak, modern teknolojilerle güçlendirmek ve dijital dönüşümünü hızlandırmak amacıyla çağrı merkezi, içerik takip ve yayın analiz sistemi, yapay zeka asistanı gibi teknoloji destekli hizmetlerin sunumuna imkan veren yapay zeka tabanlı bütünleşik bir platform kurulmalıdır." dedi. Başkanlığın, yurt içindeki ve dışındaki tüm birimlerini entegre eden, vatandaşların dini bilgi ve danışmanlık taleplerine anında cevap verebilecek şekilde yapılandırarak, çok dilli hizmet sunabilen bir çözüm merkezi oluşturması gerektiğine vurgu yaptı. Erbaş, "Bu merkez, fetva, dini rehberlik ve destek alanlarında uzman personel ile 7/24 hizmet verecek şekilde planlanmalı ve dijital teknolojilerle desteklenmelidir." diye ekledi.

Sahih Dini Bilgiler İçeren Yapay Zeka Chatbotları

Diyanetin, bilginin üretimi, paylaşımı ve hizmet sunumunda yeni teknolojilerden yararlanması gerektiğini belirten Erbaş, şu şekilde devam etti: "Başkanlık tarafından sunulan içerikler, yapay zeka algoritmaları dikkate alınarak yeniden planlanmalı ve kullanıcıların dini konularda bilgi edinebilecekleri sahih dini bilgileri içeren ve kültürel hassasiyetleri gözeten yapay zeka chatbotlar geliştirilmelidir."

Başkanlığın ürettiği içeriklerin, modern bilgi teknolojileriyle kurumsal veri ontolojisine göre yapılandırılmış bir bilgi ağına dönüştürülmesi gerektiğini belirten Erbaş, "Bu ontolojinin inşasıyla, kurumun ürettiği dini içeriklerin tüm unsurları, sistematik bir yaklaşımla işlevsel bir varlık ağacını oluşturacaktır." dedi.

Bunun yanı sıra, engelli, bağımlı ve dezavantajlı gruplara yönelik manevi destek hizmetleri için üretilen dijital uygulama ve içeriklerin sürekli güncellenmesi gerektiğinin altını çizen Erbaş, "Aile, gençler, çocuklar gibi kesimlere yönelik ideal düzeyde din hizmeti sunmak amacıyla Başkanlık bünyesinde manevi danışmanlık ve rehberlik kadrosunun ihdas edilmesi zorunludur." şeklinde konuştu.

Dijital Dini Medya Okuryazarlığı

Dini bilgi üretmek, paylaşmak ve din hizmeti sunmanın dijital ortamda yeterli donanımı gerektirdiğini vurgulayan Erbaş, "Bu amaçla medya okuryazarlığı, dijital medya okuryazarlığı ve dijital dini medya okuryazarlığı gibi çoklu okuryazarlık türlerine dayalı becerilerin geliştirilmesi önem kazanmaktadır." dedi. Başkanlığın tüm hizmetlerinde olduğu gibi Diyanet Akademisi eğitim programlarında da bu okuryazarlık türlerinin, müstakil dersler olarak okutulması gerektiğini belirtti. Bu derslerin, ilahiyat, iletişim, insan, toplum, davranış ve mühendislik bilimleri başta olmak üzere disiplinler arası işbirliği projeleriyle desteklenmesi gerektiğini ifade etti.

İslam kültür ve medeniyetinde her insana değer verildiğine işaret eden Erbaş, "Hangi milletten, din ve inançtan olursa olsun, imkanlar ölçüsünde insanların ve özellikle yurdundan edilmiş olanların ihtiyaçlarının karşılanması, milli ve manevi değerlerimizin bizlere yüklediği bir sorumluluktur." dedi. Ayrıca, göçmenlerle ilgili dezenformasyonun yaygınlaştığı günümüzde, toplumsal uyumu güçlendiren ortak dini kimliğin korunması amacıyla stratejiler geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.

Fetva Hizmetlerinin Erişilebilirliği

Erbaş, "Din İşleri Yüksek Kurulu tarafından yürütülen, toplumsal itibarı yüksek olan dini bilgilendirme ve fetva hizmetlerinin dijital teknolojilerden yararlanılarak erişilebilirliği ve etkinliği artırılmalıdır. Mevcut fetva veri tabanı, semantik arama gibi yeni teknolojilerle zenginleştirilmelidir." ifadelerini kullandı. Ayrıca, üretilen nitelikli bilgi ve fetvaların diğer Müslümanlar tarafından da kullanımının kolaylaştırılması amacıyla farklı dillerde erişim seçenekleri sunulması gerektiğini de dile getirdi.

Erbaş, Başkanlıkça hazırlanan basılı-dijital dini yayınlarda yapay zeka destekli dil modellerinin ve interaktif sözlük gibi destekleyici unsurların kullanılmasının önemine dikkat çekti. Başkanlığa duyulan güveni sarsmayı amaçlayanların dezenformasyon çalışmalarını sistematik bir şekilde sürdürdüğünü belirten Erbaş, "Başkanlığımız hakkında olumsuz algı oluşturma çabaları karşısında gerekli tedbirler alınmalı ve kamuoyundaki yanlış yönlendirmelerin önüne geçilmelidir." dedi.

Sapkın Oluşumlara Karşı Mücadele

Dijital mecraların, uyuşturucu, kumar, şiddet gibi bağımlılık türlerinin, istismarın ve cinsel sapmanın yayılmasında uygun zemin oluşturabileceğine dikkat çeken Erbaş, Başkanlığın bu bağımlılıklarla mücadeleye yönelik stratejilerini güçlendirmesi gerektiğine vurgu yaptı. Ayrıca, bu konuda kurumlar arası işbirliği ile çok disiplinli çalışmalar yürütülmesinin önemine değindi.



Erbaş, toplumun bilinçlendirilmesi, fıtrat temelli aile yapısının korunması ve güçlendirilmesi amacıyla gerekli tüm tedbirlerin alınması gerektiğini belirterek, "Ebeveynlerin yanı sıra sosyal politika yapıcılara ve uygulayıcılara da önemli görevler düşmektedir. Başkanlık, kurum ve kuruluşlarla işbirliği içinde etkin politikaların tasarlanmasına destek olmalıdır." dedi.

Müslüman Ülkelerin Ortak Tavrı

İsrail'in Filistin coğrafyasında uyguladığı vahşet ve soykırımın devam ettiğini vurgulayan Erbaş, "Bu korkunç soykırım, işgal ve istila girişimine karşı Gazze halkının din, ahlak ve uluslararası hukuk bakımından meşru mücadelesini desteklemek temel insani ve dini bir sorumluluktur." şeklinde konuştu. Müslüman ülkelerin, güçlü, caydırıcı ve ortak bir tavırla zulme ve soykırıma engel olmalarının tarihi bir görev olduğunu belirtti.

Ayrıca, gerçeklerin duyurulmasının ve mazlumların desteklenmesinin dijital mecralarda engellendiğine dikkat çeken Erbaş, "Diyanet İşleri Başkanlığı, Filistin davası ve Kudüs bilinci konusunda tepki, boykot ve bilinçlendirme çalışmalarıyla, maşeri vicdanı harekete geçirmeye devam etmelidir." şeklinde konuştu.

Kaynak: Anadolu Ajansı (AA)
Kaynak: Ensonhaber