Futbolda Şike Davası ve FETÖ Kumpası

Futbolda Şike Davası ve Sonrası

Patronlar Dünyası'nın haberine göre, takvim yaprakları 3 Temmuz 2011’i gösterdiğinde Türkiye, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın ve birçok yöneticinin, özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen “Futbolda şike” soruşturması kapsamında gözaltına alındığı haberiyle uyandı. O günlerde Türkiye’nin gündemi altüst oldu ve bu soruşturma, ülkenin her köşesinde tartışmalara yol açtı.

FETÖ firarisi eski özel yetkili savcı Mehmet Berk tarafından başlatılan bu soruşturma, daha sonra Aziz Yıldırım’ın da aralarında bulunduğu tutuklu şüphelilerin yargılanmasına dönüştü. Silivri Cezaevi’nde kurulan duruşma salonunda gerçekleştirilen yargılamalar, kamuoyunun yoğun ilgisini çekti. Sonuç olarak, Aziz Yıldırım'ın da dahil olduğu birçok kişi, 2 Temmuz 2012'de farklı cezalara çarptırıldı. Yıldırım, "şike ve teşvik primi suçlarını işlemek suretiyle suç örgütü kurup yönetmek” suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası aldı. Diğer sanıklar da şike suçundan değişik oranlarda mahkumiyetle karşılaştı.

Sonraki dönemde, FETÖ’nün bu soruşturma ve davada kumpas kurduğunun anlaşılmasıyla birlikte, oklar eski İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Mehmet Ekinci de dahil olmak üzere dönemin “kudretli” hakim ve savcılarına döndü. Özellikle FETÖ’nün planı çerçevesinde gerçekleştirilen 15 Temmuz darbe girişiminden sonra, Türk yargısı hızla “kumpas” yargılamalarını başlatarak dönemin sorumlularını cezalandırmaya başladı. Mehmet Ekinci de bu sürecin bir parçasıydı. Aziz Yıldırım ve diğer spor insanlarından oluşan 36 mağdur, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yeniden yargılanarak beraat etti ve bu beraat Yargıtay tarafından onanarak kesinleşti.

FETÖ'nün "futbolda şike" soruşturmasında "kumpas" kurduğu iddiasıyla, aralarında örgüt elebaşı Fetullah Gülen, kapatılan Zaman gazetesi yöneticileri, eski emniyet mensupları, soruşturmayı yürüten savcılar ve davaya bakan ilk derece mahkemesi hakimleri hakkında dava açıldı. Silivri’de yürütülen yargılamalar sonucunda, 88 sanıktan 48’ine 5 yıl 1 ay ile 1971 yıl arasında değişen hapis cezaları verildi; 40 sanıkla ilgili ise "beraat" veya farklı “hükümler” uygulandı.

Aziz Yıldırım ve birçok kişiye yönelik hükümlerin verildiği İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Mehmet Ekinci, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra firar etmiş ve izini kaybettirmişti. Ekinci, 27 Ocak 2017’de Yalova’da yakalanarak tutuklandı. FETÖ’nün "Selam Tevhid" soruşturmasında kumpas kurmasıyla ilgili binlerce kişi hakkında usulsüz dinleme kararı vermekle suçlanan 54 eski hakim ve savcı ile birlikte yargılanan Ekinci, Yargıtay 16. Ceza Dairesi tarafından görülen davada 4 Temmuz 2019 tarihli kararla tahliye edildi. Bu tahliye kararı ise skandal olarak yorumlandı.

Mehmet Ekinci, aynı mahkeme tarafından 30 Haziran 2021’de verilen kararla “FETÖ üyeliği” suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı. Bu karar, Yargıtay 16. Ceza Dairesi tarafından 6 Mart 2024’te onandı ve Ekinci’nin cezası kesinleşti.

İstanbul’da yaşayan Ekinci’nin şimdi bir döner restoranı açacağı öğrenildi. Ekinci, gazetecilere WhatsApp üzerinden Florya’da yeni bir döner restoranı açılacağını duyuran bir davetiye gönderdi. Davetiyeye göre, “Heybet Döner Lokantası” isimli işletmenin açılışı 3 Kasım Pazar günü yapılacak. PD editörünün Ekinci ile gerçekleştirdiği görüşmede, avukatlık yapmaya devam ettiğini belirtti. “Döner restoranı sizin mi?” sorusuna karşılık, önce bu restoranın yerini kendisinin bulduğunu, kağıt üzerinde kendisine ait olmadığını ifade etti. Ancak Ekinci, aynı konuşma sırasında bu restoranın ortaklarından biri olduğunu da dile getirdi.

Kaynak: Patronların Dünyası