DOLAR

34,7301$% -0.03

EURO

36,5476% -0.02

STERLİN

44,1058£% 0.15

GRAM ALTIN

2.960,59%0,35

ONS

2.649,42%0,29

BİST100

9.886,05%0,60

İmsak Vakti a 06:34
İstanbul PARÇALI BULUTLU 11°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
  • haberim.org
  • Ekonomi
  • Türkiye Ekonomisinde 2024 Üçüncü Çeyrek Büyüme Verileri ve Gelişmeler

Türkiye Ekonomisinde 2024 Üçüncü Çeyrek Büyüme Verileri ve Gelişmeler

Türkiye Ekonomisinde 2024 Üçüncü Çeyrek Gelişmeleri

Türkiye Ekonomisinde 2024 Üçüncü Çeyrek Gelişmeleri

Naki Bakır, Dünya Gazetesi’nde Türkiye ekonomisinin 2024 yılı üçüncü çeyreğinde yaşanan büyüme verileri ve ekonomik gelişmelere dair dikkat çekici bir değerlendirme yaptı.

Parasal sıkılaştırma esaslı programın, üretim, tüketim ve yatırımlar üzerindeki olumsuz etkileri, ekonomideki yavaşlamayı derinleştirirken, üçüncü çeyrekte büyüme oranı sadece %2,1 olarak kaydedildi. Bu oran, beklenen %2,64’lük büyüme hedefinin altında kaldı. Böylece Türkiye ekonomisi, üst üste 17 çeyrek boyunca büyümeye devam etmesine rağmen, bu dönemin en düşük çeyreklik büyümesini yaşadı.

Yıllık bazda büyüme, son iki çeyrekte art arda düşüş gösterirken, çeyreklik değişimlerdeki üst üste negatif değerler, “teknik resesyon” sinyalleri vermeye başladı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılının üçüncü çeyreğinde gayri safi yurt içi hasıla (GSYH) verilerini açıkladı. Temmuz-eylül dönemini kapsayan üçüncü çeyrek itibarıyla GSYH, cari fiyatlarla geçen yılın aynı çeyreğine göre %53,3 artarak 11 trilyon 893,3 milyar TL seviyesine ulaştı. GSYH’nin üçüncü çeyrek değeri ise cari fiyatlarla 357 milyar 989 milyon dolar olarak belirlendi. Zincirlenmiş hacim endeksi ise 243,4 seviyesine yükseldi.

Teknik Resesyona Girildi

Takvim etkisinden arındırılmış GSYH, zincirlenmiş hacim endeksine göre üçüncü çeyrekte yıllık büyüme oranı %1,9 olarak gerçekleşti. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış endeks, bir önceki çeyreğe göre %0,2 küçülme gösterdi. Büyüme hızındaki yıllık düşüş belirginleşirken, önceki çeyreğe göre yaşanan daralma, parasal sıkılaştırmanın ekonomideki fren etkisini gözler önüne serdi. Ayrıca, bu yılın ikinci çeyreğinde, önceki çeyreğe göre büyüme verisi %0,2 daralma olarak revize edildi. Bu durum, çeyreklik bazda üst üste iki çeyrek daralma yaşanması nedeniyle teknik resesyona girildiğini göstermektedir.

‘Enflasyon Mu, Büyüme Mi?’ İkilemi

Ekonomik faaliyetlerdeki yavaşlama eğilimi, geçen yılın ikinci yarısında uygulamaya konulan parasal sıkılaştırma esaslı programın etkilerini somutlaştırırken, resesyon olasılığı, sekiz aydır %50 seviyesinde tutulan Merkez Bankası politika faizinin düşürülmesi gerektiğini savunan görüşleri güçlendirdi. Ekonomi çevrelerinde artan beklentilere rağmen, faiz indirim süreci enflasyonla mücadelede hedeflenen noktaya gelinmediği için sürekli ertelenmektedir. Büyüme verilerinde ortaya çıkan resesyon eğiliminin giderek somutlaşması, ekonomi yönetiminin “enflasyon mu, büyüme mi?” ikilemini artırdı. Üçüncü çeyrekte büyüme hızının düşmeye devam etmesi, Merkez Bankası’nın aralık ayında faiz indirimine gitme olasılığını artıran bir gelişme oldu. Ekonomideki kısmi resesyon, yüksek enflasyonla birlikte değerlendirildiğinde “stagflasyon” durumuna işaret ediyor. İzleyen dönemde büyümenin bir süre daha zayıf seyretmesi, ancak dezenflasyon sürecinin güçlenmesi bekleniyor. Kalıcı bir iyileşme sağlanması durumunda faiz indirimleri, büyümeyi yeniden canlandırma potansiyeline sahip.

Sanayide Kan Kaybı

Üretim yöntemiyle GSYH’yi oluşturan faaliyetler incelendiğinde, sanayi sektörü, ilk çeyrekte %4,2 büyüme kaydettikten sonra, ikinci çeyrekte %1,6 küçülme yaşadı ve üçüncü çeyrekte de %2,2’lik bir daralma ile karşı karşıya kaldı. Özellikle imalat sanayisindeki küçülmenin ikinci çeyrekte %2,7 ve üçüncü çeyrekte %2,8 oranında gerçekleştiği dikkat çekti. Üçüncü çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre zincirlenmiş hacim endeksi bazında en hızlı büyüme ise %9,2 ile inşaat sektöründe yaşandı. Revize verilere göre inşaat sektörünün ilk çeyrek büyümesi %10,9, ikinci çeyrek büyümesi ise %6,9 olarak belirlendi. Tarım sektörü ise, ilk çeyrekte %5,1, ikinci çeyrekte %4,3 büyüdükten sonra üçüncü çeyrekte de %4,6 oranında büyüme kaydetti. Finans ve sigorta sektörü, üçüncü çeyrekte %6,2 ile hızlı büyüyen sektörler arasında yer alırken, bunu %2,5 büyüme ile gayrimenkul faaliyetleri, %2,2 büyüme ile bilgi ve iletişim, %1,9 ile kamu yönetimi, eğitim, sağlık ve %1,4 ile hizmetler takip etti. Üçüncü çeyrekte sanayi dışındaki mesleki, idari ve destek faaliyetleri %0,3, diğer hizmetlerde ise %2,4 oranında küçülme yaşandı.

Tüketim Yeniden İvmelendi

Harcama yöntemiyle GSYH hacim endeksine göre büyüme değerlendirildiğinde, ikinci çeyrekte iyice yavaşlayan tüketimin, üçüncü çeyrekte %3,1 artışla yeniden ivme kazandığı gözlemlendi. Yerleşik hane halklarının nihai tüketim harcamalarında, önceki yılın aynı çeyreklerine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak artış oranları; 2023 ilk çeyrekte %17,3, ikinci çeyrekte %16, üçüncü çeyrekte %12,3, son çeyreğinde %10,1 ve bu yılın ilk çeyreğinde %7 olarak kaydedilmişti. Ancak ikinci çeyrekte bu oran %1,5’e kadar düşmüştü. Revize verilere göre, bu yıl ilk çeyrekte %3,1 artan devletin nihai tüketim harcamalarında üçüncü çeyrekte %0,9 düşüş yaşandı. Yatırımları gösteren gayri safi sabit sermaye oluşumunda ise, ilk çeyrek %9 artış gösterirken, ikinci çeyrekte bu oran %0,8’e düşmüş ve üçüncü çeyrekte %0,8 düşüşe dönüşmüştü.

En Büyük Katkı Net İhracattan

Üçüncü çeyrekte milli gelir büyümesine en fazla pozitif katkı, “net ihracat” artışından geldi. Ancak bu durum, ihracat artışından ziyade, ithalattaki azalmadan kaynaklandı. Net ihracat (ihracat-ithalat) kalemindeki artış, alınan kota önlemleri ile altın ithalatındaki ve esasen sanayi sektöründeki girdi ithalatındaki hızlı düşüşle birlikte gerçekleşti. Mal ve hizmet ihracatında, geçen yılın aynı çeyreklerine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak bu yıl ilk çeyrekte %5,1, ikinci çeyrekte %0,9 ve üçüncü çeyrekte %0,8 artış kaydedildi. İthalat ise, ilk çeyrekte %3,3, ikinci çeyrekte %5,8 azalma yaşarken, üçüncü çeyrekte bu oran %9,6’ya ulaştı. İthalattaki düşüşün hızlanması, net mal ve hizmet ihracatının büyümeye katkısını üçüncü çeyrekte 2,2 puan olarak belirledi. İlk dokuz aydaki %3,2’lik büyümenin ise %1,9’u net ihracattan geldi.

Kaynak: Patronların Dünyası

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Kasım Ayı Enflasyon Rakamları Açıklanacak

HIZLI YORUM YAP