34,4946$% 0.09
36,2470€% -0.31
43,5487£% -0.2
2.963,88%0,99
2.669,80%0,80
9.367,77%3,72
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, terör örgütleri PKK, PYD ve FETÖ’ye ait dijital hesapları ve internet sitelerini titizlikle izlediklerini ve bu tür içeriklere erişim engeli getirdiklerini açıkladı. Uraloğlu, “119 terör yandaşı hesaba erişim engeli getirdik. Kahraman güvenlik güçlerimiz vatan topraklarında teröre nasıl geçit vermiyorsa, biz de dijital dünyada aynı kararlılıkla terör hesaplarına geçit vermiyoruz. Asla da bu kararlılığımızdan taviz vermeyeceğiz.” şeklinde konuştu.
Uraloğlu, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) tarafından düzenlenen “Siber Güç Türkiye 2024” zirvesinde yaptığı konuşmada, teknolojik gelişmelerin ve dijital dönüşümün hızla ilerlediği bir çağda, yaşamın birçok alanının sürekli olarak değiştiğini vurguladı. MÜSİAD Dijital Dönüşüm Sektör Kurulu tarafından düzenlenen zirvenin önemine değinen Uraloğlu, “Artık internete bağlı cihazların oluşturduğu nesnelerin interneti, yeni bir yaşam biçimi haline geldi. İnternet bankacılığı ile para transferleri yapıyor, faturalarımızı ödüyor ve e-ticaret platformları aracılığıyla alışveriş yapıyoruz.” dedi.
İsrail’in Lübnan’da gerçekleştirdiği siber terör saldırılarına da dikkat çeken Uraloğlu, “Siber güvenliğin önemi, tüm ülkeler için bir kez daha ön plana çıkmıştır. Siber saldırılar, artık yalnızca büyük şirketlerin ya da devletlerin değil, her ölçekteki kuruluşun ve bireylerin karşılaştığı ciddi bir tehdit haline gelmiştir.” şeklinde değerlendirmelerde bulundu.
Her türlü bilginin elektronik ortama aktarılması ve kritik altyapılarda internet uygulamalarının yoğun kullanımı, güvenlik ihlallerini beraberinde getirdiğine dikkat çeken Uraloğlu, “Güçlü şifreleme yöntemleri, güvenlik duvarları, sürekli güncellenen yazılımlar ve bilinçli kullanıcılar, siber güvenliğin temel bileşenleridir. Ancak siber saldırıların karmaşıklığı ve sıklığı arttıkça, geleneksel güvenlik yöntemleri tek başına yeterli olmuyor. Birkaç bin dolarlık bir bilgisayar, milyonlarca hatta milyarlarca dolarlık sisteminizi tehdit edebiliyor. Gelişen tehditler karşısında yenilikçi güvenlik önlemlerinin geliştirilmesi gerektiği aşikardır.” ifadelerini kullandı.
Bakan Uraloğlu, yapay zekanın siber güvenliğin yeni silahı haline geldiğini belirterek, “Yapay zekayı dijital bir beyin olarak düşünebiliriz. Bu dijital beyin, karmaşık verileri analiz ederek insanlık için yeni ufuklar açıyor. Küresel şirketlerin yüzde 83’ü, iş stratejilerinde yapay zekayı kullanmanın önemli bir öncelik olduğunu düşünüyor.” dedi.
“Küresel yapay zeka pazarının büyüklüğü 638 milyar doların üzerinde” diyen Uraloğlu, 2034 yılına kadar bu pazarın yüzde 19,1’lik bir bileşik büyüme oranıyla 3 trilyon 680 milyar dolara ulaşmasının beklendiğini ifade etti. Uraloğlu, “Geleceğin ihtiyaçlarını doğru bir şekilde tespit eden ülkeler, bilişim sektöründe öne geçebilmek için büyük bir rekabet içerisindeler. Yenilikçi fikirleri elinde tutan ve uygulayanlar, yarının kazananı olacaklar. Bu noktada, yalnızca devletin değil, özel sektörün de bilişime yatırım yapması gerekiyor.” şeklinde konuştu.
Uraloğlu, her yeni siber saldırının savunma mekanizmalarını güçlendirdiğini ve yeni nesil tehditlere karşı daha dirençli hale geldiğini belirterek, “Siber güvenlik sistemleri, sürekli olarak kendini yenileyerek düşmanlarına karşı bir adım öne geçiyor. Yapay zeka, milyonlarca olayı analiz ederek sapmaları anında fark ediyor. Bir siber korsanın hareket tarzını ya da oluşturulan bir virüsün yapısını titizlikle inceleyerek tanıyor ve böylece tehditleri henüz büyümeden etkisiz hale getiriyor. Ayrıca monoton ve zaman alan görevleri otomatikleştirerek, siber güvenlik uzmanlarının daha stratejik konulara odaklanmasını sağlıyor. Bu sayede, siber güvenlik ekipleri, sınırlı kaynaklarını en verimli şekilde kullanabiliyor. Örneğin, bir banka yapay zeka sayesinde müşterilerinin alışkanlıklarını öğrenerek olağandışı bir işlemi anında tespit ederek büyük bir dolandırıcılığı önleyebiliyor.” dedi.
“Yapay zeka, siber güvenlik dünyasında yeni bir çağ başlattı” diyen Uraloğlu, yapay zekanın verileri bir araya getirerek büyüleyici bir senfoni oluşturduğunu ifade etti. Siber güvenlik uzmanları ve kuruluşların yapay zeka teknolojilerini kullanarak dijital dünyayı daha güvenli hale getirebildiklerini aktaran Uraloğlu, “Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak yalnızca yollar, köprüler, havalimanları ve demir yolu hatları inşa eden bir bakanlık değiliz; aynı zamanda ülkemizin dijital alandaki güvenliğini sağlayan bakanlık da biziz. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu bünyesindeki Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezimiz (USOM), ulusal ve uluslararası düzeyde iş birlikleri kurarak siber tehditlere karşı etkin bir mücadele yürütmektedir. USOM koordinasyonunda, 14 sektörel ve 2 bin 309 kurumsal Siber Olaylara Müdahale Ekipleri (SOME) ile 7 bin 912 siber güvenlik uzmanı, ülkemizin siber sınırlarını korumaktadır.” şeklinde bilgi verdi.
Uraloğlu, yapay zeka uygulamalarından Türkiye olarak uzun süredir faydalandıklarını belirterek, “Avcı uygulaması ile zararlı yazılım bulaşmış sistemlerin ve komuta kontrol merkezlerinin tespiti gerçekleştiriliyor. Azad uygulaması ise botnetlere dahil olmuş köle bilgisayarların tespitine yönelik çalışmalar yapmaktadır. Ayrıca, kritik kamu kurumları ve önemli altyapılar için internete açık kaynaklara ilişkin zafiyet taraması ve hizmet sürekliliğinin sağlanmasına yönelik izleme faaliyetlerini ‘Kasırga’ ile yürütüyoruz. Toplamda 131 farklı ‘kasırga’ taramasında 284 farklı portun servis ve zafiyet taraması haftalık olarak USOM tarafından gerçekleştirilmektedir.” dedi.
“Sosyal medya platformlarının Türkiye Cumhuriyeti yasalarına uymalarını sağlıyoruz” diyen Uraloğlu, USOM tarafından 7 saat içinde Türkiye’deki yaklaşık 838 bin 112 kritik web sitesinin tehditlere karşı taramasının yapıldığını belirtti. Atmaca projesi ile yüzlerce zafiyetin riskinin engellendiğini ifade eden Uraloğlu, tespit edilen siber güvenlik eksikliklerinin ilgili kişilere daha hızlı ulaştırılması için Kule yazılımının entegre projelerle çalıştığını ve bu yazılımın personelin işini kolaylaştırarak çalışmalara hız kazandırdığını söyledi. “USOM tarafından geliştirilen yapay zeka ile 61 bin 827 alan adının vatandaşları dolandırmaya yönelik oltalama olarak kullanıldığı tespit edilmiş ve gerekli önlemler alınmıştır.” diye ekledi.
Yapılan çalışmalarla 2024 yılında 109 binin üzerinde zararlı bağlantının tespit edilerek altyapı seviyesinde erişimlerinin engellendiğini hatırlatan Uraloğlu, “Bu sayede ülke genelinde internet kullanıcıları ve sistemlerine yönelik saldırıları önledik. Bugün, uluslararası telekomünikasyon birliği tarafından hazırlanan Küresel Siber Güvenlik Endeksi’ne göre ülkemiz Avrupa’da 6’ıncı, dünya genelinde ise 11’inci sıradadır. Tüm bunlarla birlikte, sosyal medya platformlarında terör propagandası ve yasadışı içeriklerle mücadele konusunda etkin bir yaklaşım sergiliyoruz. Sosyal medya mecralarının Türkiye Cumhuriyeti yasalarına uymalarını sağlıyoruz. PKK, PYD, FETÖ gibi terör örgütlerine ait hesapları ve bu örgütler lehine propaganda içeren tüm içerikleri yakından takip ederek erişim engeli getiriyoruz. 119 terör yandaşı hesaba erişim engeli getirdik. Kahraman güvenlik güçlerimiz, vatan topraklarında teröre nasıl geçit vermiyorsa, biz de dijital dünyada aynı kararlılıkla terör hesaplarına geçit vermiyoruz. Asla da bu kararlılığımızdan taviz vermeyeceğiz.”
Kaynak: Patronların Dünyası
Kırgızistan’da Geleneksel Misafirperverlik ve Bilim Bişkek İnovasyon Merkezi Açılışı