Ulusal Bakır Zirvesi: İstanbul Sanayi Odası’nın Sürdürülebilir Üretim Vizyonu

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İstanbul Sanayi Odası’ndan Ulusal Bakır Zirvesi

Patronlar Dünyası’nın haberine göre; İstanbul Sanayi Odası (İSO), yeşil üretim ve dijital dönüşüm süreçlerine uyum sağlayarak, katma değeri yüksek ürün geliştirme hedefiyle bakır üretiminde ihracatı artırmak amacıyla Ulusal Bakır Zirvesi’ni, İTÜ Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde gerçekleştirdi. Etkinlikte konuşan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Bahçıvan, küresel rekabetin giderek daha zorlu hale geldiğine dikkat çekerek, sanayi sektörünün sürdürülebilir ekonomik büyümenin ve toplumsal kalkınmanın temel unsuru olduğunu vurguladı.

“Sanayide Temel Girdilerden Biri Ham Madde”

Bahçıvan, sanayi ve üretimin temel girdilerinden birinin ham madde olduğunu, metal ham maddeleri denilince akla ilk gelen ürünlerin başında bakır ve bakır alaşımının geldiğini belirtti. Bakırın, insanlık tarihinin en eski metallerinden biri olduğunu ve ilk alaşımın bileşeni olarak kadim bir malzeme haline geldiğini ifade eden Bahçıvan, bakırın birçok sektör açısından kritik bir ham madde olduğunu aktardı.

“Bakır Kullanımının 2030 Yılında 20 Bin Tona Ulaşması Bekleniyor”

Bahçıvan, şu şekilde devam etti: “Bakır, özellikle otomotiv, enerji, beyaz eşya ve elektronik gibi katma değerli sanayilerde kritik bir bileşendir. Enerji altyapısı, yenilenebilir enerji ve elektrikli araç teknolojileri gibi geleceğe yönelik yatırımların artmasıyla, bakırın sanayideki önemi her geçen gün artmaktadır. İstanbul Sanayi Odası olarak 2022 yılında yayımladığımız Bakır ve Bakır Alaşımları Sanayii İmalat Sanayii sektör raporuna göre, Türkiye’de güneş paneli, rüzgar tribünü ve elektrikli otomobillerde 2020 yılında 2 bin 200 ton bakır kullanılmışken, bu rakamın 2025 yılında 6 bin 700 tona, 2030 yılında ise yaklaşık 20 bin tona ulaşması beklenmektedir. Bu rakamlar, bakırın yakın gelecekte sanayimiz için önemini açıkça ortaya koymaktadır.”

“Bakır Sektörü Küresel Ölçekte Önemli”

Bahçıvan, Türk bakır sektörünün küresel ölçekte önemli bir konuma sahip olduğunu belirterek, “Rafine bakır üretim kapasitesinde ve tüketimde dünyada ilk 10 ülke arasında yer alan sektör, net ithalatçı konumuna rağmen otomotiv, beyaz eşya, inşaat gibi temel ihracatçı sektörlerde girdi olarak kullanılması nedeniyle ülkemizin katma değerine dolaylı yoldan önemli katkılar sağlamaktadır.” dedi. Bahçıvan, Türkiye’nin büyüyen coğrafyalara yakınlığının yanı sıra teknik bilgi ve deneyimiyle küresel değer zincirlerindeki dönüşümden pay alabileceğini vurguladı.

“Bakır Sektörü Ekonomik Katkı ve İstihdam Sağlıyor”

Bahçıvan, bakır sektörünün yalnızca ham madde sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda katma değerli ürünlerin geliştirilmesiyle de ekonomiye katkı ve istihdam oluşturma potansiyeline sahip olduğunu belirtti. “Sektör hem yerel hem de küresel ekonomide önemli bir rol üstlenmiş durumdadır.” diye konuştu.

“AR-GE Çalışmaları ve İnovasyon Projeleri Önem Taşıyor”

Bahçıvan, sektörün küresel rekabette öne çıkmasında AR-GE ve inovasyon çalışmalarının kritik bir rol oynadığını belirtti. Yüksek saflıkta bakır üretiminin daha verimli işleme teknolojileri ve geri dönüşüm süreçlerinin geliştirilmesiyle rekabet gücünü artırabileceğini ifade eden Bahçıvan, yerli teknolojilerin geliştirilmesi ve üniversite-sanayi işbirlikleri sayesinde sektöre önemli katma değer sağlanabileceğini dile getirdi.

“Akademik Camianın Katkıları Önemli”

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Rektörü Prof. Dr. Hasan Mandal ise, “Sektörün lokomotif olduğu girişimlerin daha başarılı olduğunu bir akademisyen olarak da söylemem lazım. Diğer türlü mutlaka akademik camianın yaptığı katkılar ve akademik toplantılar önemli.” dedi. Mandal, bakırın hem ısı hem de elektriksel anlamda iyi bir iletken olduğunu vurguladı.

“Bakırın Neredeyse Yüzde 95’ini İthal Ediyoruz”

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili Çetin Tecdelioğlu, bakırın katma değerinin düşük olduğunu ve daha çok işlenmesi gerektiğini söyledi. Tecdelioğlu, “Bu konuyla ilgili tüm paydaşlarımız, hem Ticaret Bakanlığı hem de Sanayi Bakanlığı bizlerle beraber oldular. Katma değerli ürün üretmek önemli. Bakırın neredeyse yüzde 95’ini ithal ediyoruz. İthalata dayalı bir ham maddeyle mücadele vermek zorundayız.” açıklamasında bulundu.

Kaynak: Patronların Dünyası